Kamu
kuruluşlarında veya kamudan ayrılıp özel kuruluşlara geçiş yapan 40 yaş ve
üzeri ve belli bir tecrübeye sahip, ayrıca geleneksel
performans değerlendirme sistemi ile defalarca değerlendirilmiş ve bu
sistemle belli mevkilere gelmiş yöneticiler, 360o performans değerlendirme yöntemi gibi çoklu veri
kaynaklarının kullanılması suretiyle nesnellik esasına göre oluşturulan bir
performans değerlendirme sistemine sıcak bakmadıkları görülmektedir. Bu tür
yöneticiler yetki ve kontrolün kendisinden çıktığını düşünüp bu yeni sistemi
benimsememekte, bazen de sabote etmekten geri kalmamaktadırlar. Aslında bu
durumu doğal bir yaklaşım olarak değerlendirmek gerekmektedir. Her türlü
yeniliğe önceleri karşı çıkmak, ancak uygulama boyutunu gördükten ve
faydalarını hissettikten sonra benimsemek iş ve toplumsal yaşantı da sıklıkla
karşımıza çıkan bir durumdur. Ancak 360o
performans değerlendirme yönteminin başarıya ulaşması için, sistemin öncelikle orta
ve üst düzey yöneticiler tarafından iyi bir şekilde algılanması gerekmektedir. Çünkü
örgütsel etkililik açısından böylesine önemli bir uygulama yöneticiler
tarafından benimsenmediği takdirde çalışanlar tarafından benimsenmesi mümkün
olmayacaktır.
360o performans değerlendirme yönteminde bir yöneticinin
astları veya bir öğretmenin öğrencileri tarafından değerlendirilmesi tecrübeli
personel tarafından hoş karşılanmamaktadır. Tecrübeli personelde yaşanan bu değişime
kapalılık durumu birçok araştırma ile tespit edilmiştir.
Yöneticiler astlarını iyi sevk ve idare
ettiğini ancak görevini yaparken zaman zaman astlarını ikaz etmek ve belli
kurallar koymak zorunda kaldığını ve bu yüzden astlarının kendisine iyi not
vermediğini, aynı şekilde öğretmen de ders esnasında yaptığı yazılı/sözlü
sınavlarda düşük not alan veya ders esnasında disiplini sağlamak için ikaz
ettiği öğrencilerinin değerlendirme esnasında iyi not vermeyeceğini, bu yüzden
kendilerinin başarılı oldukları hâlde başarısız
gibi görüneceği görüşünü savunacaklardır. Ancak tabiî ki bu görüşlerin gerçekle
bir ilgisi bulunmamaktadır. Bu görüşleri kabul etsek bile, öğrenciler
tarafından yüksek değerlendirme notu verilen bir öğretmeni de öğrencilerini hiç
ikaz etmemiş, onlara sınavlarda hep kolay soru sormuş ve devamlı öğrencilerin
istediği yönde hareket etmiş biri olarak kabul etmek gerekir ki böyle bir
durumun söz konusu olmayacağı açıktır. Herkes eşit şartlarda sıralamaya tabi
tutulmaktadır
Geleneksel yönetim yaklaşımlarında
işin başarılma boyutu aranmaktaydı, insana verilen değer fazla değildi ancak
böyle bir yaklaşım dünyada uzun yıllar önce terk edilmiştir. Kalite anlayışının
egemen olduğu modern yönetim yaklaşımlarında, örgütsel etkililiğin yanında,
çalışanların ve müşterilerin mutluluğu önemli bir hedef olarak görülmektedir.
İnsana değer verilmeyen bu dönemden, açık kapı politikasının uygulandığı,
çalışanların sorunlarına çözüm bulmanın en az örgütsel etkililik kadar önemli
olduğu bir döneme girmiş bulunuyoruz. Bütün yöneticilerin bu durumu anlaması ve
geleneksel yaklaşımlardaki gibi aşırı otokratik uygulamaları bırakmaları ve adokrasi sürecine dâhil olmaları
gerekmektedir.
Geleneksel performans değerlendirme
yaklaşımlarında yöneticilerde görülen bazı davranış özellikleri veya kişisel
problemler performans sonuçlarını oldukça fazla bir şekilde etkilemekte ve
güvenilir olmayan performans sonuçlarının ortaya çıkmasına neden olmaktadır.
Yöneticilerde görülebilen bu olumsuz özelliklerden bazılarını; işe yönelik
bilgi eksikliği, a tipi kişilik yapısı, ailevi problemler, ahlâki yetersizlik,
liderlik yeteneklerinin bulunmaması, bulunulan mevkinin hazmedememesi, adil
yönetim tarzı eksikliği, psikolojik sorunlar, değerlendirme yeteneğini
eksikliği, aslarını rencide etmekten hoşlanması, şahsî çıkarlarını örgütün
çıkarlarından üstün tutması, astlarına kötü görünmemek için aşırı yumuşak
davranması veya basiretsizlik olarak sıralamak mümkündür.
Çalışanın değerlendirilmesinde
olumsuz etkenler olarak görülen bu özellikler, geleneksel değerlendirme
sistemlerinde amirin tek değerlendirici konumunda olmasından kaynaklanabilmektedir.
Birinci amir hiçbir zaman uygun olmayan bu özelliklerini kabul etmemekte,
ayrıca bu değerlendirme sisteminde astların fikri sorulmadığından amirin bu
yetersizleri örgüt içinde bilinmemektedir. Belki de olumsuz özellikleri bulunan
amir yaptığı baskı politikası sonucunda, üst yönetim tarafından personeline iş
yaptırabilen başarılı bir yönetici olarak algılanabilecektir. Gerçeği
yansıtmayan bu algılamanın değişmemesi için yöneticiler 360o
performans değerlendirme yöntemine karşı direnç göstermektedirler.
Değerlendirme sistemlerine destek
yaklaşımları çerçevesinde tecrübeli yöneticilerin geleneksel değerlendirme
sistemlerini, genç yönetici ve çalışanların ise çoklu veri kaynaklarından
istifade ile yapılan 360o performans
değerlendirme yöntemi fikrini savunmasının, tecrübeli yöneticilerin
yukarıda belirtilen kötü özelliklerden birine ve ya birkaçına sahip olduklarını
zannederek, bu durumun açığa çıkmasını engellemek için mi 360o performans değerlendirme yöntemine olumsuz
yaklaştıklarını düşünmemek elde değildir.
Geleneksel değerlendirme
sistemlerinde çalışanlar rahat mesai yapabilmek için birinci seviyedeki
amiriyle iyi geçinmesinin yeterli olacağını düşünmekte ve iş harici konularda
da amiriyle iyi ilişkiler kurarak veya amirinin olumsuz taraflarını olumluymuş
gibi göstererek ondan menfaatleri yönünde istifade etmeye çalışmaktadır. 360o
performans değerlendirme yöntemine çalışanlar tarafından gösterilen direncin
kaynağını da bu grup oluşturmaktadır. Bu çalışanlar 360o ile
menfaatlerini kaybedeceklerini düşünmekte ve sistemi kabullenmek
istememektedirler.
360o performans değerlendirme yönteminde herkes kendi
durumunu nesnel olarak görecek ve sadece amiriyle değil astları ve aynı
seviyede olan iş arkadaşlarıyla da olumlu ilişkiler kurmak zorunda kalacaktır.
Dünyada baskıcı yönetimlere nazaran,
çalışanın mutluluğu ve motivasyonuna önem veren yönetim şekilleri ön plana
çıkmaktadır. Önümüzdeki dönemde geleneksel yaklaşımları destekleyen görüşler
etkisini kaybedecek, örgütsel etkililiği ve çalışan verimini arttırmaya yönelik
olarak 360o performans değerlendirme
yöntemi yaklaşımları önem kazanacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder